2010 yılında uyku apne hastalığı ile ilgilenmeye başladım. 2011 yılında görev yaptığım İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Doç. Dr. Zeynep Uçar ile tasarladığımız yeni bir pozisyonel terapi yöntemi üzerine araştırmalar yaptık.

Dr. Arman Afrashi

1963 yılında Tahran'da doğdum. 1967 yılında IQ testinden sonra öğrenimime Teezhoosh ilk okulunda başladım. Orta öğrenimimi aynı okulda bitirdim.

1975 yılında Hashtroodi lisesine girdim. 1979 yılında lise öğrenimimi bitirdim. 1982 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesine girdim. 1989 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi K.B.B. Anabilim Dalında asistan olarak göreve başladım.

1993 yılında K.B.B. uzmanı oldum.

Uyku Apne Hastalığının cerrahi tedavisine 2010 yılında başladım.

KBB Uzmanı Dr. Arman Afrashi 1981 yılında Almanya’dan Türkiye’ye geldi. 1989 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdi. 1994 yılında aynı üniversitenin Kulak Burun Boğaz Anabilim dalından uzmanlığını aldı. 2010 yılında uyku apne hastalığı ile ilgilenmeye başladı. 2011 yılında çalıştığı İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Doç. Dr. Zeynep Uçar ile tasarladığı yeni bir pozisyonel terapi yöntemi üzerine çalıştılar. Bu çalışma aynı yılın Kasım ayında Amerika’da Chest kongresinde sunuldu. Sunum özellikle dünyaca ünlü MAYO klinik uzmanları tarafından ilgi ile karşılandı. 

2010 yılında uyku apne cerrahisine başlayan Dr. Afrashi 2014 yılında uyku apnenin cerrahi tedavisi için tasarladığı bir protez olan Pharyngolateral Ferromagnetic Prothesis(PFP)’yi güçlü bir KBB dergisi olan European Archives of Otolaryngology’de yayınladı. Bundan birkaç ay sonra 2015 yılında pozisyonel terapi çalışması dünyanın uyku hastalıkları konusunda en önemli dergilerden biri olan Sleep and Breathing dergisinde yayınlandı. 

Peşpeşe saygın bilimsel dergilerde yayınlanan bu iki yayından sonra çok sayıda kitap veya bölüm yazma, reviewerlik ve editorial board üyelik davetleri alan Dr. Afrashi bunların bazılarını kabul etti. Aynı yıl bilimsel yenilikler için firmaların üyelerine bilimsel konuları danıştıkları Science Advisory Board üyeliği teklifini kabul etti. 2015 yılında yayınladığı manyetik protezin patent alma süreci sırasında bu protezin patentinin ünlü bir Amerikan uyku cerrahı tarafından alınmış olduğu ve daha sonra çok büyük bir firmaya sattığını öğrendi. Amerikalı meslektaşıyla yaptığı görüşmelerde bu protezin hayvan ve insan deneylerinin yapıldığını ve başarılı olduğunu ancak yayınlatılmadığını öğrendi. 

2017 yılında PFP buluşunu sunmak için yurtdışından birçok teklif alan Dr. Afrashi önce İtalya-Roma’da ve daha sonra özel davet ile gittiği Qingdao-Çin’de 4. BIT’s Knowledge and Economy Congress’te  sunum yaptı. 

2018 yılında yüksek teknoloji gerektiren başka bir buluşu olan ‘’Vertebropharyngeal Prosthesis (VPP)’’yi önce Almanya’nın Münih kentinde Dünyanın’nın en önemli uyku cerrahisi kongresi olan  9th International Surgical Sleep Society meeting  ve daha sonra özel davetle gittiği Çin’de bilimin değişik dallarındaki innovasyonlarla ilgili bilim adamlarının bir araya getirildiği kongrede sundu. 

2019 yılında World Sleep Society’nin dünya uyku günü Türkiye delegesi oldu.

Şimdiye dek binlerce uyku apne hastasını muayene edip 600’ü aşkın hastaya uyku cerrahisi uygulayan, bilimsel dergilerde dünyanın diğer ülkelerden dergilere yayınlatmak için gönderilen 40’a yakın bilimsel yayını düzelten ve şu anda elinde tasarladığı uyku apnenin tedavisini amaçlayan iki buluş ve yeni bir tanı yöntemi tasarımı mevcut olan Dr. Afrashi, bunları 2020 ve 2021 yılında uluslararası kongrelerde sunacağını söyledi. Uyku apne hastalığının tedavisini değiştirene kadar çalışacağını söyleyen Dr. Afrashi, bu hastalığın ve horlamanın tanısı ve tedavisinin doktorlar tarafından çok az bilindiğine değinerek dünyada yaklaşık 500 milyon uyku apne hastası ve bunun çok üzerinde horlayanın bulunduğunu, bu hastaların hipertansiyon, şeker ve kalp hastalığı, cinsel iktidarsızlığa ve hatta kansere yakalanmalarının mümkün olduğunu, bu hastalığın dünyada yılda yaklaşık 650 milyar Dolarlık bir maliyeti olduğuna ve uyku apne hastalarının sadece yüzde 35-40’nın uyku cihazını kullanabildiklerini ve kalan yüzde 60 hastanın en önemli tedavi yolunun uyku cerrahisi olabileceğini ekledi. 

Uyku apnesi olamadan sadece horlama yakınması olan insanların büyük bir kısmının uyku cerrahisinden yararlanabildiklerini söyleyen Dr. Afrashi, horlamanın sosyal hayata etkisinin çok büyük olduğunu ve bazen boşanmalara bile neden olduğuna vurgulayıp tedavisinin mümkün olan ‘’basit horlamanın’’ birçok hastada tek ameliyat ile geçebileceğini hatta ameliyat olmadan kısa bir işlem ile düzelebileceklerini söyledi.

Üye olduğum dernekler:


Kliniğimiz

Tedavi Yöntemleri

K.B.B. hastalığınız mı var

Kulağınız mı ağrıyor? Az mı işitiyorsunuz? Horlamanız mı var? Gece nefesiniz mi kesiliyor? Başınız mı ağrıyor? Sık boğaz iltihabı mı geçiriyorsunuz? Burnunuz mu tıkalı? Yoksa sesiniz mi kısık

Belki tedavisi kolaydır.

Tasarım Has Ajans